
Kalp ve damar hastalıklarında beslenme, sadece bir destek unsuru değil — tedavinin temel parçalarından biridir.
Birçok kişi kalp hastalığı tanısı aldığında “Artık hiçbir şey yiyemeyecek miyim?” endişesiyle baş başa kalır. Bu, oldukça anlaşılır bir endişedir.
İyi haber: Kalp dostu bir beslenme düzeni, düşündüğünüzden çok daha zengin, lezzetli ve sürdürülebilir olabilir.
Önemli olan, “ne yiyemem?” değil — “neyi, ne zaman ve ne kadar yemeliyim?” sorusudur.
Kalp Damar Hastalıklarında Beslenme Neden Bu Kadar Önemli?
Tüm kronik hastalıklarda olduğu gibi, kalp damar hastalıklarında da beslenme alışkanlıklarınız belirleyici rol oynar.
Beslenme şekliniz, kalp ve damar sağlığınız üzerinde doğrudan etkilidir. Yanlış beslenme alışkanlıkları; damarlarda plak oluşumu, yüksek tansiyon ve kronik inflamasyon gibi risk faktörlerini tetikleyebilir.
Doğru planlanmış bir beslenme düzeniyle bu süreci tersine çevirmek mümkündür. Hatta bazı durumlarda, yaşam tarzı değişiklikleri sayesinde ilaç dozlarında azaltma dahi söz konusu olabilir.
Beslenme, yalnızca destekleyici değil; iyileştirici bir araçtır.
Kalp Damar Hastalıklarında Beslenme Nasıl Olmalıdır?
Her bireyin ihtiyaçları farklıdır. Ancak bazı temel ilkeler, herkes için başlangıç noktası olabilir.
Kalp ve damar hastalıklarında beslenme düzeni kurmak, iki temel adımdan oluşur:
- Riskli olanları azaltmak
- Koruyucu olanları artırmak.
Yani beslenmenizi, kalp sağlığını zorlayan besinlerden damarları koruyan ve besleyen gıdalara doğru değiştirmek. Bu süreçte yoksunluk değil, bilinçli tercihler ön plandadır.
Hemen Çıkarılması Gerekenler
Kalp sağlığını tehdit eden besinleri tanımak, bu yolda ilk adımdır:
- Trans yağlar (margarin, hazır kek, bisküvi)
- İşlenmiş et ürünleri (sosis, salam, sucuk)
- Tuzlu atıştırmalıklar (cips, kavrulmuş çerezler)
- Gazlı ve şekerli içecekler
- Hazır ve fast food gıdalar
Bu besinler, damar yapısını bozan inflamasyonu artırır ve kolesterol dengesini olumsuz etkiler.
Mutfağınızın Yeni Kahramanları
Çıkarılanların yerini dolduracak çok zengin seçenekler var:
- Zeytinyağı (soğuk sıkım, her gün)
- Yağlı balıklar (somon, sardalya, uskumru – haftada 2-3 kez)
- Kuruyemişler (çiğ ceviz, badem, fındık – günde 1 avuç)
- Tam tahıllar (yulaf, karabuğday, siyez )
- Sebze ve meyveler (günde en az 5 porsiyon, çeşitli renklerde)
- Kuru Baklagiller (mercimek, nohut, fasulye)
- Baharatlar ve doğal antiinflamatuarlar (sarımsak, zerdeçal, zencefil)

Kalp Damar Hastalıklarında Beslenme İlkeleri
Kalp dostu beslenme, karmaşık kurallardan değil — birkaç temel ilkeyi günlük yaşama entegre etmekten geçer.
İşte en önemli başlıklar:
Doğru Yağı Seçin
Yağ düşman değildir; yanlış yağ düşmandır.
Tekli doymamış yağlar (zeytinyağı, avokado) ve Omega-3 kaynakları (yağlı balıklar, ceviz) damar sağlığını destekler.
Tereyağı, kuyruk yağı ve katı margarinlerden uzak durun.
Tuz Yerine Baharat Kullanın
Günlük tuz alımınız 5 gramı geçmemeli.
Ancak bu, yemeklerin tatsız olacağı anlamına gelmez. Kekik, kimyon, fesleğen, biberiye gibi baharatlarla lezzeti koruyabilirsiniz.
Peynir tüketiminde porsiyon kontrolü ve tuz oranına dikkat edilmelidir
Özellikle hazır çorba, ketçap, mayonez gibi “gizli tuz bombaları”ndan kaçınmayı unutmayın.
Renkli Tabak = Sağlıklı Kalp
Her renk, farklı bir koruyucu madde içerir:
Mor (lahana, patlıcan): Antosiyanin
Kırmızı (domates): Likopen
Turuncu (havuç): Beta-karoten
Yeşil (ıspanak): Folat ve lutein
Günde en az 5 porsiyon sebze ve meyve tüketmeyi hedefleyin.
Su İçmeyi Unutmayın
Kan akışkanlığını korumak ve böbrek fonksiyonlarını desteklemek için günde 2–2.5 litre su içilmelidir.
Ancak kalp yetmezliği gibi özel durumlarda, sıvı alımı için mutlaka doktorunuza danışmalısınız. Daha fazla bilgi için su tüketimi yazımıza göz atabilirsiniz.
Porsiyon Kontrolü Yapın
Fazla kalori, kalbinize ek yük bindirir.
Yavaş yiyin, küçük tabaklar kullanın, tokluk sinyallerinizi dinlemeyi öğrenin.

Kolesterol Yüksekliği ve Kalp Damar Hastalıkları Beslenme
Kalp sağlığınızı etkileyen faktörler arasında kolesterol dengesi ayrı bir önem taşır.
Yüksek LDL, düşük HDL ve artmış trigliserit düzeyleri kalp damar hastalıklarıyla doğrudan ilişkilidir.
Beslenme yoluyla bu değerleri dengelemek mümkündür.
Daha fazla bilgi için kolesterol diyeti yazımıza göz atabilirsiniz.
Marketten Kalp Dostu Alışveriş Nasıl Yapılır?
Sağlıklı beslenmenin ilk adımı, doğru alışveriş yapmaktır. Evimize ne soktuğumuz, masaya ne koyacağımızı belirler. İşte bilinçli alışveriş için ipuçları:
- Etiket okuma alışkanlığı edinin: “Trans yağ”, “hidrojenize yağ” ve “yüksek sodyum” uyarılarını kontrol edin.
- Taze ürünlere öncelik verin: Sebze, meyve ve balık tezgahından başlayın; işlenmiş gıda raflarında minimum zaman geçirin.
- Alışveriş listesiyle gidin: Planlamadan alışveriş, gereksiz ve sağlıksız ürün almaya yol açar.
- Aç karnına alışverişe çıkmayın: Dürtüsel ve sağlıksız tercihlerden kaçınmanın en kolay yolu budur.
- Tam tahıl ürünlerini tercih edin: “Tam buğday”, “kepekli” veya “tam tahıl” ibarelerini arayın.
- Mevsim ürünlerini seçin: Hem daha taze hem daha ekonomiktir.
- Renk çeşitliliğine dikkat edin: Sepetinizde farklı renklerde sebze ve meyve olsun.
Kalp ve Damar Hastalıklarında Beslenme: Bir Günlük Örnek Menü
Teoriden pratiğe geçmek için işte kalp dostu bir günün önerisi:
Kahvaltı: Yulaf ezmesi + ceviz + elma + tarçın
Öğle: Izgara somon + yeşil salata + zeytinyağlı karabuğday
Ara öğün: Çubuk havuç + salatalık
Akşam: Zeytinyağlı taze fasulye + yoğurt + 1 dilim tam tahıllı ekmek
Küçük Adımlarla Başlayın
Tüm alışkanlıkları bir günde değiştirmek zorunda değilsiniz.
Bugün yalnızca bir adım atın: örneğin kahvaltınıza iki tam ceviz ekleyin. Gelecek hafta bir başka öğünü iyileştirin.
Kalp ve damar hastalıklarında beslenme bir maraton, sprint değil.
Sürdürülebilir adımlar, geçici diyetlerden çok daha etkilidir.
Kalp sağlığınız için atacağınız her küçük adım değerlidir.
Sizin için en uygun beslenme planını oluşturmak üzere kronik hastalıklarda beslenme danışmanlığı hizmetimizden profesyonel destek alabilirsiniz.

Fonksiyonel Beslenme Uzmanı
Sık Sorulan Sorular
Kalp damar hastalarında beslenme, trans yağlardan ve işlenmiş gıdalardan uzak; zeytinyağı, sebze, tam tahıl ve Omega-3 açısından zengin gıdalara yakın bir düzeni temel almalıdır. Porsiyon kontrolü, tuz kısıtlaması ve su tüketimi de bu beslenme planının vazgeçilmezlerindendir.
Kalp rahatsızlığı olan bireyler, trans yağ içeren hazır ürünler, aşırı tuzlu atıştırmalıklar, işlenmiş etler ,sodyum oranı yüksek maden suları ,hazır turşular ve şekerli içeceklerden uzak durmalıdır. Bu besinler damar yapısını bozabilir ve kalp krizi riskini artırabilir. Hazır gıdalarda etiket okumak bu nedenle çok önemlidir.
Anjiyo sonrası beslenme, damarın yeniden tıkanmasını önleyecek şekilde planlanmalıdır. Doymamış yağlar (zeytinyağı, avokado), lifli gıdalar, taze sebze ve meyveler önceliklidir. Aşırı tuz, şeker ve doymuş yağ içeren yiyeceklerden uzak durulmalıdır. Beslenme planı mutlaka bireyselleştirilmelidir.
Kalbi yoran yiyecekler arasında trans yağlar (hazır paketli gıdalar), işlenmiş et ürünleri, aşırı tuzlu atıştırmalıklar, gazlı içecekler ve rafine şeker içeren tatlılar öne çıkar. Bu tür besinler damar sertliğini ve inflamasyonu artırarak kalp sağlığına zarar verebilir.
